Çin'de ahlaki zorbalık neden bu kadar yaygın? Çünkü ahlakın bir temeli yok, bu temel ise bireysel haklardır. Antik çağda, bireysel haklar asla teşvik edilmez, sadece toplumsal ahlak yüceltilirdi. Sonuç olarak, ahlak bireysel hakların üstünde yer alır, bireysel hakları ihlal eder ve toplumsal ahlak, bireysel hakları zorla alan bir araç haline gelir. Ayrıca, bu gelenek oldukça eskiye dayanıyor. Ahlak anlayışı, Konfüçyüsçülüğün temel değeridir; Konfüçyüsçülüğün teorik temeli, insanlar arası ilişkileri incelemektir. İnsanlık, adalet, nezaket, bilgelik ve güven bunlardandır. Ancak Konfüçyüs ahlakı bir temel eksikliği taşır, çünkü bireysel hakları incelemez. Aslında, bireysel haklar insanlar arası ahlaki ilişkilerin temelini oluşturur. Her bireyin yaşam hakkı, beden hakkı, mülkiyet hakkı gibi bir dizi bireysel hakka saygı gösterip tanımadığımız sürece, ahlaki yapı sağlam, sağlıklı ve gelişebilir olamaz. İki basit örnek vereyim; Zhang San, bir armutun Li Si'ye verilmesini istiyor, ancak Li Si, "Bu armut zaten benim, senin vermene gerek yok," diyor. Bu örnek, ahlakın mülkiyet haklarına dayandığını gösteriyor; mülkiyet hakkı olmayan birinin, bireysel hakları olmayan birinin, ahlaki davranış gösterme yetkisi bile yoktur. Bir diğer örnek ise, bir yaşlı adamın metroda bir kıza yer vermesini istemesi; kızın yer vermeme hakkı var mı? Eğer kızın yer vermesi zorunluysa, ahlakın gönüllülüğü kaybolur, ahlak doğrudan zorlamaya ve baskıya dönüşür, kurallar ve yasalar haline gelir. Bu yüzden, yer vermeme hakkını korumak, ahlaka meşruluk, gönüllülük ve yücelik kazandırır. Başkalarını ahlaksızlıkla eleştirdikçe, ahlak daha da ahlaksız hale gelir; ahlak biraz bile zorbalıkla ilişkilendirilirse, ahlak polisleri din polisleri gibi her yere sızar. Çünkü ahlak, kalbi yaralayan bir şeydir; ahlak, yasadan çok daha geniş bir biçimde denetim altındadır.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Çin'de ahlaki zorbalık neden bu kadar yaygın? Çünkü ahlakın bir temeli yok, bu temel ise bireysel haklardır. Antik çağda, bireysel haklar asla teşvik edilmez, sadece toplumsal ahlak yüceltilirdi. Sonuç olarak, ahlak bireysel hakların üstünde yer alır, bireysel hakları ihlal eder ve toplumsal ahlak, bireysel hakları zorla alan bir araç haline gelir. Ayrıca, bu gelenek oldukça eskiye dayanıyor. Ahlak anlayışı, Konfüçyüsçülüğün temel değeridir; Konfüçyüsçülüğün teorik temeli, insanlar arası ilişkileri incelemektir. İnsanlık, adalet, nezaket, bilgelik ve güven bunlardandır. Ancak Konfüçyüs ahlakı bir temel eksikliği taşır, çünkü bireysel hakları incelemez. Aslında, bireysel haklar insanlar arası ahlaki ilişkilerin temelini oluşturur. Her bireyin yaşam hakkı, beden hakkı, mülkiyet hakkı gibi bir dizi bireysel hakka saygı gösterip tanımadığımız sürece, ahlaki yapı sağlam, sağlıklı ve gelişebilir olamaz. İki basit örnek vereyim; Zhang San, bir armutun Li Si'ye verilmesini istiyor, ancak Li Si, "Bu armut zaten benim, senin vermene gerek yok," diyor. Bu örnek, ahlakın mülkiyet haklarına dayandığını gösteriyor; mülkiyet hakkı olmayan birinin, bireysel hakları olmayan birinin, ahlaki davranış gösterme yetkisi bile yoktur. Bir diğer örnek ise, bir yaşlı adamın metroda bir kıza yer vermesini istemesi; kızın yer vermeme hakkı var mı? Eğer kızın yer vermesi zorunluysa, ahlakın gönüllülüğü kaybolur, ahlak doğrudan zorlamaya ve baskıya dönüşür, kurallar ve yasalar haline gelir. Bu yüzden, yer vermeme hakkını korumak, ahlaka meşruluk, gönüllülük ve yücelik kazandırır. Başkalarını ahlaksızlıkla eleştirdikçe, ahlak daha da ahlaksız hale gelir; ahlak biraz bile zorbalıkla ilişkilendirilirse, ahlak polisleri din polisleri gibi her yere sızar. Çünkü ahlak, kalbi yaralayan bir şeydir; ahlak, yasadan çok daha geniş bir biçimde denetim altındadır.