Son günlerde, Deutsche Bank dikkat çekici bir rapor yayımladı ve küresel finansal rezerv yapısının önemli bir değişim geçirdiğini ortaya koydu. Veriler, altının forex rezervleri içindeki payının %30'a yükseldiğini, doların payının ise %43'ten %40'a düştüğünü gösteriyor. Bu eğilim, küresel merkez bankaları ve finansal kurumların geleneksel fiat sistemine olan güveninde bir değişim yaşandığını yansıtıyor.
Raporun arkasında birkaç anahtar sinyal ortaya çıkıyor: Öncelikle, ülkeler hızla "dolarizasyonu azaltma" sürecine geçiyor ve jeopolitik riskler ile enflasyon baskılarıyla başa çıkmak için daha güvenli, egemen olmayan rezerv varlıklar arıyorlar. İkincisi, Deutsche Bank analistleri cesurca tahmin ediyor ki, eğer altın payı dolar ile eşitlenecekse (%40'a ulaşması gerekiyor), rezerv büyüklüğü değişmeden kalırsa, altın fiyatlarının ons başına yaklaşık 5790 dolara çıkması gerekebilir. Bu hedef, güvenli liman varlıkları piyasasına büyük bir hayal gücü alanı sağlıyor.
Dikkate değer olan, "dijital altın" olarak bilinen Bitcoin'in (BTC) de bu trendden fayda sağlayabileceğidir. Kıtlığı ve merkeziyetsiz özellikleri nedeniyle, BTC'nin geleneksel altına göre daha yüksek bir fiyat elastikiyetine sahip olması muhtemeldir. Güvenli liman varlıklarına talep arttığında, bazı fonların kripto para piyasasına akması oldukça olasıdır.
Bu değişiklikler, küresel finansal sistemin önemli bir yeniden dengelenme sürecinden geçtiğini göstermektedir. Egemen olmayan varlıklara giderek daha fazla ilgi gösterilmektedir; yatırımcılar ve kurumlar, varlık dağılımı stratejilerini yeniden değerlendirmek ve ayarlamak için somut adımlar atmaktadır. Bu belirsizlik dolu dönemde, finansal piyasalardaki bu derin değişikliklere dikkat etmek, yatırımcılar için özellikle önem kazanmaktadır.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
10 Likes
Reward
10
6
Repost
Share
Comment
0/400
LiquidationWizard
· 8h ago
Ben zaten patlamış mısır aldım 🍿.
View OriginalReply0
MissedAirdropBro
· 10-18 14:50
Dolar gerçekten kağıt mı?
View OriginalReply0
blocksnark
· 10-18 14:47
Doların durumu güvende değil.
View OriginalReply0
RugPullProphet
· 10-18 14:39
Bitcoin'a karşı açık pozisyon almakta yanlış yoktur.
View OriginalReply0
BlockBargainHunter
· 10-18 14:30
BTC 50.000 dolar stabil.
View OriginalReply0
SchrodingersPaper
· 10-18 14:27
Kağıt ellerin tipik bir örneği, coin fiyatı Aya doğru giderken düşer, tüm pozisyonları kapatınca yükselir, sürekli olarak kendisinin zenginlikten bir adım uzakta olduğunu şikayet eder.
Son günlerde, Deutsche Bank dikkat çekici bir rapor yayımladı ve küresel finansal rezerv yapısının önemli bir değişim geçirdiğini ortaya koydu. Veriler, altının forex rezervleri içindeki payının %30'a yükseldiğini, doların payının ise %43'ten %40'a düştüğünü gösteriyor. Bu eğilim, küresel merkez bankaları ve finansal kurumların geleneksel fiat sistemine olan güveninde bir değişim yaşandığını yansıtıyor.
Raporun arkasında birkaç anahtar sinyal ortaya çıkıyor: Öncelikle, ülkeler hızla "dolarizasyonu azaltma" sürecine geçiyor ve jeopolitik riskler ile enflasyon baskılarıyla başa çıkmak için daha güvenli, egemen olmayan rezerv varlıklar arıyorlar. İkincisi, Deutsche Bank analistleri cesurca tahmin ediyor ki, eğer altın payı dolar ile eşitlenecekse (%40'a ulaşması gerekiyor), rezerv büyüklüğü değişmeden kalırsa, altın fiyatlarının ons başına yaklaşık 5790 dolara çıkması gerekebilir. Bu hedef, güvenli liman varlıkları piyasasına büyük bir hayal gücü alanı sağlıyor.
Dikkate değer olan, "dijital altın" olarak bilinen Bitcoin'in (BTC) de bu trendden fayda sağlayabileceğidir. Kıtlığı ve merkeziyetsiz özellikleri nedeniyle, BTC'nin geleneksel altına göre daha yüksek bir fiyat elastikiyetine sahip olması muhtemeldir. Güvenli liman varlıklarına talep arttığında, bazı fonların kripto para piyasasına akması oldukça olasıdır.
Bu değişiklikler, küresel finansal sistemin önemli bir yeniden dengelenme sürecinden geçtiğini göstermektedir. Egemen olmayan varlıklara giderek daha fazla ilgi gösterilmektedir; yatırımcılar ve kurumlar, varlık dağılımı stratejilerini yeniden değerlendirmek ve ayarlamak için somut adımlar atmaktadır. Bu belirsizlik dolu dönemde, finansal piyasalardaki bu derin değişikliklere dikkat etmek, yatırımcılar için özellikle önem kazanmaktadır.