Finansal piyasalarda, birçok çaylak trader aşırı korku ile karşılaştıklarında genellikle kilitli pozisyonu stratejisini benimsemeyi tercih ederler. Bu yaklaşım riskten kaçınma sağlıyormuş gibi görünse de aslında pek çok tuzak barındırmaktadır. Bu makalede, kilitli pozisyonu stratejisinin beş büyük tehlikesini derinlemesine inceleyeceğiz ve traderların bu yaygın yanılgıya düşmelerini önlemelerine yardımcı olacağız.
Öncelikle, Kilitli Pozisyonu stratejisi aslında 'uzun ve kısa açma' işlemi olup, aynı anda hem uzun hem de kısa pozisyon bulundurmayı ifade eder. Görünüşte, bu yaklaşım toplam kaybı belirli bir anda kilitleyebilir, ancak aslında temel sorunu çözmez.
Birincisi, Kilitli Pozisyonu sorunların etkili bir çözümü değildir, sadece bir 'kendi kendini kandırma' eylemidir. Bu, kayıp pozisyonları gerçekten ele almaz, sadece yeni işlemlerle mevcut hataları gizler. Kayıplar kilitlendiği için kaybolmaz.
İkincisi, Kilitli Pozisyonu stratejisi, traderların yargısını uyuşturur ve gerekli zarar durdurma kararını geciktirir. Ticarette, 'hızlı bir şekilde hata kabul etmek' son derece önemli bir niteliktir. Kilitli Pozisyonu, traderlara sahte bir 'zarar yok' yanılsaması yaratarak, risk kontrolü için en iyi fırsatı kaçırmalarına neden olur.
Üçüncüsü, Kilitli Pozisyonu işlem maliyetlerini ve karmaşıklığı büyük ölçüde artıracaktır. Bu, yalnızca işlem ücretlerini iki katına çıkarmakla kalmaz, aynı zamanda psikolojik baskıyı da iki katına çıkarır. Trader'lar, 'uzun pozisyonu ne zaman kapatacakları' ve 'kısa pozisyonu ne zaman kapatacakları' gibi iki zorluğu aynı anda düşünmek zorundadır, bu da tek bir pozisyonla başa çıkmaktan çok daha zordur.
Dördüncüsü, kilitli pozisyonu stratejisi, yatırımcıları 'trend ile uyum sağlamak'tan 'piyasa ile karşıt olmak'a dönüştürüyor. Kazancın anahtarı, piyasa trendini takip etmekte yatıyor, oysa kilitli pozisyon, piyasa yönünü belirlemekte başarısız olduğunuzu ilan etmekle eşdeğerdir ve trend yönünde kazanç sağlama olasılığını terk etmektir.
Beşincisi, kilidi açma süreci genellikle daha büyük bir zorluk haline gelir. Kilidi açarken, yatırımcıların iki hata yapması kolaydır: ya kâr eden pozisyonları kapatıp zarar eden pozisyonları tutmak ya da piyasa sert dalgalandığında panikleyip pozisyon kapatmak, bu da nihayetinde büyük kayıplara yol açar.
Sonuç olarak, yatırımcılar şunu unutmamalıdır: İlk durdurma kaybı genellikle en düşük maliyetli ve en etkili durdurma kaybı yöntemidir. Kilitli Pozisyonu gibi görünüşte akıllıca fakat aslında zararlı olan bir strateji kullanmak yerine, kararlı bir durdurma kaybı alışkanlığı geliştirmek, piyasada uzun vadeli hayatta kalmanın anahtarıdır.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Finansal piyasalarda, birçok çaylak trader aşırı korku ile karşılaştıklarında genellikle kilitli pozisyonu stratejisini benimsemeyi tercih ederler. Bu yaklaşım riskten kaçınma sağlıyormuş gibi görünse de aslında pek çok tuzak barındırmaktadır. Bu makalede, kilitli pozisyonu stratejisinin beş büyük tehlikesini derinlemesine inceleyeceğiz ve traderların bu yaygın yanılgıya düşmelerini önlemelerine yardımcı olacağız.
Öncelikle, Kilitli Pozisyonu stratejisi aslında 'uzun ve kısa açma' işlemi olup, aynı anda hem uzun hem de kısa pozisyon bulundurmayı ifade eder. Görünüşte, bu yaklaşım toplam kaybı belirli bir anda kilitleyebilir, ancak aslında temel sorunu çözmez.
Birincisi, Kilitli Pozisyonu sorunların etkili bir çözümü değildir, sadece bir 'kendi kendini kandırma' eylemidir. Bu, kayıp pozisyonları gerçekten ele almaz, sadece yeni işlemlerle mevcut hataları gizler. Kayıplar kilitlendiği için kaybolmaz.
İkincisi, Kilitli Pozisyonu stratejisi, traderların yargısını uyuşturur ve gerekli zarar durdurma kararını geciktirir. Ticarette, 'hızlı bir şekilde hata kabul etmek' son derece önemli bir niteliktir. Kilitli Pozisyonu, traderlara sahte bir 'zarar yok' yanılsaması yaratarak, risk kontrolü için en iyi fırsatı kaçırmalarına neden olur.
Üçüncüsü, Kilitli Pozisyonu işlem maliyetlerini ve karmaşıklığı büyük ölçüde artıracaktır. Bu, yalnızca işlem ücretlerini iki katına çıkarmakla kalmaz, aynı zamanda psikolojik baskıyı da iki katına çıkarır. Trader'lar, 'uzun pozisyonu ne zaman kapatacakları' ve 'kısa pozisyonu ne zaman kapatacakları' gibi iki zorluğu aynı anda düşünmek zorundadır, bu da tek bir pozisyonla başa çıkmaktan çok daha zordur.
Dördüncüsü, kilitli pozisyonu stratejisi, yatırımcıları 'trend ile uyum sağlamak'tan 'piyasa ile karşıt olmak'a dönüştürüyor. Kazancın anahtarı, piyasa trendini takip etmekte yatıyor, oysa kilitli pozisyon, piyasa yönünü belirlemekte başarısız olduğunuzu ilan etmekle eşdeğerdir ve trend yönünde kazanç sağlama olasılığını terk etmektir.
Beşincisi, kilidi açma süreci genellikle daha büyük bir zorluk haline gelir. Kilidi açarken, yatırımcıların iki hata yapması kolaydır: ya kâr eden pozisyonları kapatıp zarar eden pozisyonları tutmak ya da piyasa sert dalgalandığında panikleyip pozisyon kapatmak, bu da nihayetinde büyük kayıplara yol açar.
Sonuç olarak, yatırımcılar şunu unutmamalıdır: İlk durdurma kaybı genellikle en düşük maliyetli ve en etkili durdurma kaybı yöntemidir. Kilitli Pozisyonu gibi görünüşte akıllıca fakat aslında zararlı olan bir strateji kullanmak yerine, kararlı bir durdurma kaybı alışkanlığı geliştirmek, piyasada uzun vadeli hayatta kalmanın anahtarıdır.